Giriş

• bir şeyin adını sik duyuyorsanız belki de kendisine hiç rastlayamayacagimiz içindir.
• her şeyin imaj haline geldiği bir ambalaj çağında nasıl gözüktüğünden ziyade nasıl olduğu ile ilgilenmenin zor olduğunun ve en azından kısa vadede pek de kar vadetmediginin farkındayız.
• bilgiyi keşfedilecek, bizi yeni sorularla tanistiracak ne kadar bilmediğimizi gösterecek bir şey olarak değil tuketilebilecek elde edilebilecek bir şey olarak görüyoruz.
• 1913 Avrupa üniversite gitme oranı 7-11/1000.

Neden insanları konusmalarina göre yargılıyoruz?

• tarih yazı, insanlık konuşma ile başladı.
• okuldaki ilişki yapısı, işyerinin yansıması. itaatkar vatandaşların aktif katılımını amaçlayan sistem. öğrencilerin motivasyonu öğrenme değil notlar, işçilerin zevk değil para için çalışması gibi.

Neden dedikodu yaparız?

• tırmanmaya takaatimiz kalmadığında başkalarının paçasından çekmek.
• bollukta değil yoklukta eşitlenmek, Türk toplumu prensibi.
• evlilik - çocuk, seks yapma isteği. kapitalizm - yatırımcı para kazanma, işçi para alma arzusu.
• evrim fikri ilk ortaya koyan jean-baptiste Lamarck. hayatta kalan türlerin en güçlüsü değil değişime en çabuk cevap veren.
• erkekler rekabet etmek, sorun çözmek için sohbet. kadinlar duygularını paylaşıp bağ kurma. erkekler başardıkları kadar var, toplumun ne düşündüğünü umursamak zorunda değiller bu yüzden daha az dedikodu yapıyorlar.

Neden hala ismarliyoruz?

• kimse aksini iddia etmesin birine bir şey verirken aynısı bekleriz. insanlar ellerindeki eşyaya diğer insanlarla olan ilişkileri çerçevesinde bakıyor.
• oldurmemek için Allahın gazabına ihtiyaç duymak insan disiplinsizligi, zayıflığı en güzel kanıt.
• birinden karşılıksız bir şey alma bedel onun üstünlüğünü kabul etmek.
• yiyecek ilk hediye olması evrimsel. eskiden büyük hayvanlar grupça avlanilir ve beraber yenir. bu da yiyeceği paylaşmak. daha iyi avcı, daha rahat ciftlesme. birine yemek vermek, ısmarlamak onun üzerinde güç kurmak.
• açgözlü kapitalizm işlevi olmayan bir taşı reklamcılar sayesinde yüksek fiyatlara satma.
• insanlık tarihi bir manipülasyon ve kandırmaca kroniği ve ekonomi tabaninda vasat bir aptallik hikayesi.

Neden buyu ve fala inaniriz?

• falı terapi olarak görmek. sisteme ve kendimize inancımızı tazeliyor.

Neden farklıya tahammül edemeyiz?

• bugün daha rahat geziyoruz, eskiden seyyahlar daha etrafına ilgili ve elit tabakadan geliyordu. şu an amaç görmek değil göstermek.
• özgüveni olan toplum farklılıklara karşı daha anlayışlı. ne kadar çok değişen cemaat, o kadar kompleks ilişki ve bir yere kadar hoşgörü.
• istediğimiz kadar bireyselleselim yine de bize benzeyen insanlarla kavim kuruyoruz.
• insan en temel gereksinim korku, endişe paylaşmak. insan psikolojisi temeli dislamak var.
• sanayi devrimi, ucuz işçi ihtiyacı, göçmen dalgası.
• günümüzde yeni ovuluyorsa etkisini anında gösteren metaryal sonuçları olması ile ilgili.
• cadılık suçlamaları karşılayan 3/4 den fazlası kadin. fakir, dul, başında koruyacak erkek olmayan kadinlar.

Erkekler ve kadinlar neden farklı meslekler seçer?

• kadin, erkek eşit ilişki bozacak gelişme tarıma geçilmesi ile oldu. ilk başta tarlayı eken, hayvancılığı yapan kadinlar. saban vs çıkmasıyla tarla nöbeti erkeklere geçti. kadin kendini çocuk yapmak, ev bakmakla buldu. nihayetinde güce giden yol toplumun midesinden geçiyor.
• tarımla ortaya çıkan kişisel mülkiyet eşitsizliği arttirdi. kadinlara esas darbeyi vuran paranın tedavüle geçmesi. toplumda kredi sistemi vardı, takas birbirini tanımayan toplumlar arası oluyordu. borçlanma, kari ve çocuk borç karşılığı rehin olarak verme. başarılı zenginler kadinlari eve kapatarak, dışarı çıktıklarında örtünmelerini sağlayarak engelleme.
• erkek egemen toplum kadinlari cinselliklerini reddetmek şartıyla taktir etme. güzellik uğruna çekilen acılar karınları meta haline getirme.
• evlilik iki erkek arasında bir kadini içeren alışveriş.
• Aristoteles’e göre bir insanın kız olarak doğması rahme düşüşte sıkıntı yaşaması ile ilgili.
• padişah çoğu Edirne, İstanbul çıkmadığı dönemde kadinlarin yönetimini eleştirmek pratikten değil fıtrattan.
• din en başından itibaren erkek egemen bir alan. bu dışlanma en önemli neden dinin toplumsal mesele ve ev dışında olması.
• Cumhuriyet en büyük başarı kadinlarin eğitim alanında.
• Protestan Avrupa cadi avi temeli formel eğitim almış erkek hekimlerin kocakari ilaçlarıyla halkı iyileştirmeye çalışan kadınlara duyduğu kin.
• genç, işsiz, bekar erkekler siddete daha yatkın. siddetin kökeni cinsel rekabet.
• Sanayi devrimi Avrupa başlama nesne işgücüne katılacak kadin nüfusu. evde hizmet eden kadin yine hizmet işlerinde çalıştı. hemşire, sekreter, temizlik, çocuk bakımı.
• kadinlari özgürleştiren önemli gelişme doğum kontrol hapı, tüp bebek.
• Tüm somuru ilişkileri hem ezen hem de ezilenin kabuk ettigi bir kültürel hegemonya kurulabildigi zaman pekişir.